31 Mayıs 2020 Pazar

DÜZEN


Henüz doğmamış bir şey var.
Yeni bir kural,
Henüz koyulmamış.
Yerleşmemiş önümüze getirecek adamın beynine.
Bir kurula sorulmamış.
Yatırılmamış bir masaya enli konlu.
Reddedilmemiş açık görüşlü bir kadın elinin tersinden
Ve korkup kaçmamış henüz destekçileri.
Uykusundan olmamış kimse.
Yanlışın kıyısından da dönmemiş.

Günü gelince,
Bir yanlışlık olduğunu belirtmiş yaratıcı.
Bilmiyoruz fikrini kim değiştirmiş.
Sevdiği biri olsa gerek diyoruz,
Fakat sevdiklerini de tanımıyoruz.

Hepimizi bir elekten geçirmiş,
Yeniden dağıtılıyoruz.
Sen bambaşka bir ülkede açıyorsun gözlerini,
Bense aynı kanepede sızmışım
Yalnızca bir model daha eskimiş bilgisayarım.

5 Mayıs 2020 Salı

Bilinç akışı

Saat sabah. Saat sabah. Saat sabah. Saat sabah. Elbette gerçek bir bilinç akışı olmayacak bu. İçimden bir şeyi düşünürken bin kez tekrar ettiğimi sizin bilmemeniz gerek.Vakit artık kimin uydurduğuyla ilgilenmediğim şekilde yirmi dörde bölünmüş değil. Hayatımda ilk kez yazıyla yirmi dört yazdım sanırım. rakamla çok yazmışlığım vardır ama. İşlem çok yaparım. Bazen sabahlara kadar işlem yaparım. İş gereği. Bu iş gereği lafı bilinç akışımda yoktu onu oraya iteledim açıklama yapma bağımlısı olduğum için. Ellerime bak nasıl takır takır yazıyor. Benim daktilom vardı. Nerde daktilom? Eski sevgilim, daktilomu ver.

Yirmi dört demiyor muyduk? Daha neler üç kez oldu. Artık sabah var erken var öğle var öğle üstü ne bileyim gece var çok gece var. Doğa, beni kabul edecek misin, gökyüzüne bakıp günün hangi vaktinde olduğumu anlama becerisini bahşedecek misin bana?
Abinin gönderdiği sucuğu buzluğa mı koysaydım ya...

Karşıdaki ahşap binada oturan genç çocuk. Aylardır neden o iç perdeleri bir kere bile çekmedin, rengin güneş görmediğin için bu kadar solgun. Bu eski iki katlı evde senden başka kimseyi niye görmüyorum, geçen gün karşı binadan biriyle camdan gülerek ne konuştun, sen kimsin?
21 numara, siz nereye gittiniz, yaşlıydınız belki de ölmüşsünüzdür. Yanınızdaki binayı yıkacaklar.

Spotify açsaydım keşke niye youtube açtım kim olduklarını bilmiyorum birileri düşünme kaybolursun diye bir ahaaa teyzeeee. Teyze sen sokağı niye temizliyorsun bu halinle, sen kimsin, kar kış soğuk demedin şimdi de hastalık demeyip çıkıyorsun. Karnın neden bu kadar şişkin bu yaşta hamile olacak halin yok. Eskiden çok mu hamile oldun? Benim büyükannem de öyleydi. Büyükanne demiyorum ona. Atte diyorum. Beynimin bir yeri kürtçe-türkçe sözlük gibi çalışıyor.
Büyükannem geçenlerde öldü. Çok yaşlı olduğu için yeterince üzülemedim. Çok yaşlılar neden çok yaşlanıp ölüyorsunuz ağlamama ve hayatımı durdurmama hak tanımıyorlar böyle olunca. Atte, sen öldükten bir saat sonra ben arkadaşlara çalışmaya gittim ama içimden hep hikayelerini okudum.
Şarkı güzelmiş. Sen diyor, yine de çok düşünme, kaybolursun.

Kahvaltı hazırlama yeteneğim var. Meze hazırlama yeteneğim de var. Sıcak yemek hazırlama yeteneğim pek yok. Yeteneklerim, akşam içmeye sofra kurmak ve en fazla sabaha kaldılarsa güzel bir kahvaltı hazırlamak.
Mantarlı omlet yapıyorum anne, inanamazsın.

Sabahları 37 yaşında uyanıyorsam ki çok seviyorum 37 yaş muhabbetini. Cümle dostum bilir ki Tuuba Zengin, 37 yaşında ahşap evinde çıkan yangınla arkasında 2 şiir kitabı bırakarak
Bugün sütlaç mı yapsam? şekersiz sütlaç var mıdır ki? Sütlaç sevmem ki gerçi. Neyse sabahları 37 yaşında uyanıyorsam, hemen güzel bir kahvaltı hazırlıyorum son kahvaltım olması ihtimaline karşın. Kyk yurdundaki kızlar benimle sabah kalkıp adalara gelmediğinizde çok ağladım diye şaşırmıştınız ya, bir daha gidemeyeceğim sanmıştım.

İyi ki dün getirdin Fatih bilgisayarın şarj aletini ne yapardım bugün tüm gün hiçbir şey de çalışamazdım.

Uyanalı 3 saat olmuş, bugün Hasan Ali okuyacağım.
Mor oje sürdüm, yeterince vaktim olduğu için bozulmadı bozulsaydı da kimse görmeyeceği için hiç sorun olmazdı.
Bir kulaklık almam lazım.Yalnızca gıda alışverişi yapıyorum param bitmesin ortada kalmayayım diye. Baba, üzülme biliyorum senin var olduğunu.

Aynı şiiri başka zaman da okumuştum ben sana. Anlamadım demiştin.Can Dündar'ın sayfasında görünce nasıl çok beğendin? Onaylanmamış şiirlerimi okumaya değer mi bulmuyorsun. Ben de seni sevmiyorum zaten.
Zaten zaten zaten zaten zaten zaten zaten. Za ten ten ten ten ten ten ten ten ten ten.Zat.
Kişi olan zat ile bağlantısı mı var bunun.Kelimeler beni çok bunaltıyorsunuz.

Ayaklarım üşüyor, çorap giyeyim.

2 Mayıs 2020 Cumartesi

Devrin masalı

Moda rengin kırık beyaz olmasıyla
Bitmişti kırmızı başlıklı kızın işi.
Sahi,kim kırmıştı beyazın kalbini?
Ve kısa saç modası vurdu
Rapunzelin güzelim kulesini.
Fatih'in İstanbul sevdasına,
Havana yenilmişti.
Pinokyo,
İnsan olduğunun ayı dolmadan
İçkiye vermişti kendini.
Böyle hayal etmemişti belli ki.
Sonra da kalpten gitti.
Genetik dedilerdi,
Halbuki, meşe soyundan gelmişti!
7 cüceler de
Son maden kazasının şehitleri.
Suç kimindi ceza kimin derken
Soğudu gitti minik bedenleri.
Bu devirde,
Beyaz atlı prens nerdedir bilinmez ama

Atı sucuk olmaktadır mezbahanede.