10 Nisan 2020 Cuma

Köksüz

Kayısı yedi bir gün bir leğen dolusu
Dolu leğen, anne doldurmasıyla dolu.
Avuç avuç çekirdek yığıldı kucağına.
İki dünya ayırdı bir yeni dünya için,
Daha zor, daha çetin.
Kırdı yeni dünyasını da daha tazesi için.
Kuru ağaç gölgesi
İçi oyuklu.
Hasta olmuş diyor annesi
Ölmüş ağaç, hastalık değil bu.

Kayısı yiyor bir leğen dolusu 
Kayısı bu ağacın değil, biliyor
Ölmez yedi yemiş veren. 
E öyleyse bu ağaç kim? 

Karnı sancıyor gündüzden 
Tadına vardıkça daha çok sancıyor
Kayısıdandır diyor annesi.

Bir ağaç büyüyor evinin orta yerinde,
İçi oyuklu ağaç.
Evinden kopartıyor köklerini.
Bir kamyonet duruyor aşağı sokakta
Gölgen yeter baba diyor. 
Üçüncü sahibi kamyonetin,
Yazı değişmiyor. 
Ordan yürürken gözünü kaçırıyor istemsiz 
Yürürken bacaklarıyla. 
Yürürken babasının bacaklarıyla
Aitsizlik, öldürüyor bacaklarının tüm sıfatlarını.

Büyüdüm, kayısıyı da sevmem eskisi kadar.
Hiç görmedim diyor annesi.
Nasıl görmez
Karnı sancıyor çok daha fazla
Daha çok sancıyor karnı, içi oyulana dek

Kayısıdandır diyor annesi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder